Bağlanmanın yeni yolu: Dijital dünyada insan ilişkileri

Günümüz dünyasında tanışmaların, sohbetlerin ve hatta aşkların ilk adımı çoğunlukla çevrimiçi dünyada atılıyor. Sosyal medya, mesajlaşma uygulamaları ve dating platformları hayatımızı, düşünce tarzımızı, aksiyon alışlarımızı hızla değiştiriyor. Peki, bu değişimler ve yeni bağ kurma biçimleri psikolojimizi nasıl etkiliyor? Klinik Psikolog, Psikoterapist Dr. Yasemin Meriç Kazdal ntv.com.tr okurlarına özel yazdı.
İnsan, en temelinde başkalarıyla bağ kurmak ister. Fiziki ihtiyaçlarının yanı sıra duygusal ihtiyaçlarını da karşılamak ister: Sevgi, güven, bağlılık, ilgi, saygı… Ve artık bu süreç, yüz yüze olmakla sınırlı değil; dijital dünya da insanlara bağ kurmak için yeni yollar sunuyor. Sosyal medya ve çevrimiçi platformlar, ilişkileri başlatmak ve sürdürmek için güvenli bir alan yaratabiliyor. Bu durum kafalarımızda bir soruyu daha ortaya çıkarıyor: İlişkiler bu güvenli alanda ne kadar sürdürülebilir?
Dijital dünyada insanlar kendilerini istedikleri gibi sunabiliyor. Bir nevi dijital bir kimlik oluşturuyor. Bu durum özgüveni destekleyebilirken, aynı zamanda idealize edilmiş profillerle karşılaşma riskini de arttırıyor. Sürekli filtrelenmiş bir benlik sunmak, zamanla gerçek benliğimizle dijital benliğimiz arasında çatışma yaratabiliyor. Ve bağlantılarımız sadece ekrandaki kimliğimizde kaldığında; ilişkiler yüzeysel, kırılgan bir hâle gelebiliyor.
Araştırmalar, dijital bağların bazı kişilerde yalnızlık hissini azaltabildiğini gösteriyor. Ancak dijital bağlar yüz yüze temasın önüne geçiyorsa; tatminsizlik ve yalnızlık hisleri artabiliyor. Sürekli çevrimiçi dünyada olmak ise duygusal yorgunluğa ve ilişkilerde doyumsuzluğa yol açabiliyor.
Dijital dünyayı yadsıyamayız. İşte, okulda, sosyal hayatlarımızda birçok şeyi dijital dünyadan yürütüyoruz. Bu nedenle dijital dünyayı görmezden gelmeyi seçmektense, onunla dengeli bir ilişki kurmayı seçmek daha sürdürülebilir ve gerçekçi bir yaklaşım olabilir. Bu dengeli ilişkiyi kurabilmek ve koruyabilmek için birkaç adımdan faydalabiliriz:
· Farkındalık: Dijital bağların değerini görmek ama tek başına yeterli olmadığını kabul etmek.· Gerçek Temas: İlişkileri yüz yüze deneyimlerle güçlendirmek.
· Kimlik Bütünlüğü: Dijital benliğimiz ile gerçek benliğimiz arasındaki farkları fark etmek ve yönümüzü belirlemek.· Sınır Koymak: Çevrimiçi zamanımızı düzenleyerek duygusal kapasitemizi korumak.Unutmayalım ki: Bağların gerçekten derinleşmesi ve sürdürülebilir olması, ancak gerçek hayattaki temasla birleştiğinde mümkün oluyor.