Destekleyici İç ses

Soru şöyle: “Kızım yere düştüğünde canı yanmamış olsa bile çok ağlayıp benim onu yerden kaldırmamı istiyor.Sizce gidip yerden kaldırmalı mıyım? Nasıl davransam daha doğru olur.”
“Kucağa alıştırma sonra hep ister” cümlesiyle başlayan çocuk yetiştirme maceramız,
“Çok sevme şımarmasın”
“Burnu sürtsün öğrensin”
“Yardım etme tembelliğe alışmasın sorumsuz olmasın.”
“Bırak kendi yapsın, yardım etme yapamazsa canı yansın öğrensin”
“Düşerse kaldırma. Bak avrupalının çocuğuna. Hiç yardım ediyor mu.
Çocuk düşüyor kalkıyor”.
İyi mi yapıyor acaba Avrupalı. Burada çocuğa aslında nasıl bir mesaj veriliyor?
“Aman çocum bu hayatta yalnızsın. Düşenin dostu olmaz, kimse senin elinden tutmaz. Ben anan olarak kaldırmıyorum ki diğerlerini sen düşün. Başının çaresine baktın baktın, bakamadın yandın.” Diyiverin daha iyi.
Çocuğunuz düşerse kaldırın. Daha doğrusu ağlıyorsa ve kaldırmanızı istiyorsa “aaaa ama bir şey yok sen kendin kalkabilirsin, hadi ağlama bakayım, ne olacak o kadar düşmekten” demeyin. Yardım isterse gidin. İstemezse gitmeyin abartmayın durumu o ayrı.
Yardım istiyorsa yardım edin. Aaa ama sen bunu kendin halledebilirsin demeyin. Özgüven yüklemek için doğru zaman çocuğun size ihtiyaç duyduğu zaman değildir.
Çocuğunuza verdiğiniz destek onun geleceği için yaptığınız yatırımdır.
Çocuklarınıza destek olursanız onlar gelecekte kendilerini desteklemelerini sağlayacak tohumları ekmiş olursunuz. Aksi takdirde çocuklen destsklenemeyen çocuk büyüdüğünde destek ihtiyacını dışarıda arar. Çocuk tutunacak dal aradığında bağımlı yapan maddelere sığınıyor. Çünkü insanın ben bu dünyada tek başımayım duygusuyla baş etmesi imkansız
Çocuğunuza verdiğiniz iyi mesajlarda kötülerde onunla beraber kalacak. Siz bu dünyadan gitseniz bile onun içine ektiğiniz tohumlar onunla hep yaşayacak. Çocuğunuza bırakacağınız en değerli miras onun içine yerleştirdiğiniz destekleyici bir iç sestir.

Başa dön tuşu
vip ph casino