Greenpeace’ten pestisit uyarısı

Greenpeace Türkiye, hem gıdalardaki pestisit kirliliği hem de 2026 Merkezi Yönetim Bütçesi’nde çevreye ayrılan kaynakların azaltılması nedeniyle alarm zillerinin çaldığını açıkladı. Kuruluş, bir yandan Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan pestisit analizlerinin açıklanması için açtığı davada kritik bir aşamaya gelirken, diğer yandan bütçede iklim ve sosyal adaletin göz ardı edilmesini sert biçimde eleştirdi.

ANALİZLER ENDİŞE VERDİ 

Greenpeace Türkiye’nin kısa süre önce İstanbul’un farklı semt pazarlarından ve beş zincir marketten aldığı 14 tür sebze ve meyveye ait 155 örnek bağımsız bir laboratuvarda analiz ettirmiş, oldukça çarpıcı sonuçlar çıkmıştı. Ürünlerin yüzde 33’ünde pestisit kalıntısı yasal mevzuata uygun değildi. Salamura yaprakların yüzde 80’inde, yeşil sivri biberlerin yüzde 70’inde, ıspanakların yüzde 67’sinde mevzuata aykırı pestisit kalıntısı tespit edildi.
Ayrıca örneklerin yüzde 61’inde birden fazla pestisit kalıntısı bulundu.

DAVA KONUSU OLDU

Araştırmanın ardından Greenpeace Türkiye Direktörü Berkan Özyer, bu verilerin sadece sınırlı bir araştırmanın sonucu olduğunu belirterek: “Bu tablo, soframıza gelen ürünlerin güvenliği konusunda ciddi bir soru işareti oluşturuyor. Bizim yaptığımız bu sınırlı çalışma bile tabloyu ortaya koyarken, asıl görevli kurum olan Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yaptığı analizlerin sonuçları neden kamuoyundan gizleniyor?” dedi. Yaşanan bu gelişmelerin ardından Greenpeace, pestisit analizlerinin açıklanması için resmi başvuru yaptı ancak yanıt alamayınca bilgi edinme hakkı kapsamında konuyu yargıya taşıdı. Davanın ilk duruşması gelecek hafta görülecek. Greenpeace, duruşma öncesinde vatandaşları “gıdamızdaki zehir kader değil” diyerek açtıkları kampanyaya imza vermeye davet etti.

EKOLOJİK ADALET VURGUSU

Öte yandan Greenpeace Türkiye, 2026 Merkezi Yönetim Bütçe Teklifi’ne ilişkin değerlendirmesinde de çevreye ayrılan ödeneklerde gerileme yaşandığına dikkat çekti. “Sürdürülebilir Çevre ve İklim Değişikliği” programına 19,4 milyar TL ayrılmışken, 2026 teklifi bu tutarı 18,9 milyar TL’ye düşürdü. Bu, nominal olarak yüzde 2,6’lık, enflasyon etkisiyle ise yaklaşık yüzde 30-35 oranında reel bir azalma anlamına geliyor. Greenpeace Türkiye Sosyal ve Ekonomik Sistemler Kampanya Sorumlusu Berk Buta ise teklifi şu sözlerle eleştirdi: “Teklif sosyal ve ekolojik adaleti tesis etmekten uzak. Kirleten sektörler teşvik edilirken, iklim değişikliğiyle mücadele ve vatandaşın geçim derdini hafifletecek kalemler bütçede neredeyse yok. 2023’te fosil yakıtlara 63,8 milyar TL destek verildi, oysa bu yıl iklim programına 18,9 milyar, kadının güçlenmesine 7,9 milyar TL ayrılmış.”

[email protected] 

 

 

Kaynak: Web Özel

Başa dön tuşu