Marmara’da gerilme sürüyor, “Deprem enerjiyi boşaltmadı”

Bilim dünyasında, İstanbul’da yıkıma neden olacak “Büyük Marmara Depremi’ne ilişkin tartışmalar sürüyor. Geçtiğimiz 23 Nisan tarihinde Silivri açıklarında yaşanan 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından, 2 Ekim günü Tekirdağ’ın Marmara Ereğlisi açıklarında yaşanan 5 büyüklüğündeki deprem endişelere neden olurken, haberglobal.com.tr’ye konuşan Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şerif Barış’tan önemli uyarılar geldi. Marmara Ereğlisi açıklarındaki 5 büyüklüğündeki sarsıntının “öncü deprem” olmadığını belirten Prof. Dr. Barış, “Ancak 5 büyüklüğündeki depremin olması, gerek Marmara Denizi Silivri açıklarındaki, gerek Büyükçekmece açıklarındaki olması beklenen büyük depremi hiçbir şekilde engellemiyor” dedi. 

“PÜRÜZLÜ HATTI KIRDI”

Prof. Dr. Barış, İstanbul’u etkileyecek büyük Marmara depremiyle ilgili araştırmaların aralıksız sürdüğünü sözlerine ekleyerek şunları söyledi: 23 Nisan’daki 6.2 büyüklüğündeki Silivri depremi, muhtemelen bölgeye sağa ve sola bir miktar enerji aktardı. Bu aktarılan gerilme, enerji ise pürüz olarak adlandırılan bir bölgede 5 büyüklüğünde kırılmaya neden oldu.”

 Prof. Dr. Barış ise; “Halkın korkutulmak yerine bilgiyle donatılması gerekiyor” diyor.

“ÖNCÜ DİYEMEYİZ”

“Marmara Ereğlisi açıklarında yaşanan 5 büyüklüğündeki depremin çok büyük bir depremi tekrar tetikleyecek nitelikte olduğunu söylemek kolay değil. Gerilme transferi hesabı yapılmadan ‘bölgedeki gerilmeyi artırdı’ demek de mümkün değil. ‘Öncü deprem’ kavramı, 5 büyüklüğündeki bir depremin arkasından çok daha büyük bir deprem olursa devreye girecek bir tanımdır. Sismoloji dünyasında hiçbir bilim insanı bir deprem üzerinden bunun öncü olduğunu söyleyemez.”

ORTA VE GÜNEY KOL 

“Anadolu levhası, Avrasya levhasıyla Afrika ve Arap levhası arasında sıkışıyor sürekli. Bu sıkışmalar, bölgeler ve farklı pürüz veya faylarda farklı türde gerilmelerle oluşuyor. Bu depremin öncü olabilmesi aynı büyüklükte birkaç gün arayla aynı büyüklükte depremlerin yaşanması ardından daha büyük bir sarsıntının olması gerekir. Kuzay Andolu fay zonunun 1900 yılından bugüne kadar öncü depremi yok. Olası büyük Marmara depreminde bize göre risk orta ve güney kol dediğimiz hatta yoğunlaşmış durumda. Orta ve güney kol İznik, Gemlik ve Bursa’nın kuzeyine uzanıyor.”

ANORMALLİK YOK

“Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü olarak Yalova, Armutlu, Bursa’yı 27 ölçüm cihazıyla 24 saat gözlemliyoruz. Elimizdeki bulgulara bakarak yakın bir zaman dilimi içinde Marmara’da 7 ve üstü büyük deprem olacak diyemeyiz. Verilerin birçoğu günlük online olarak geliyor. Şuan için anormal bir durum yok. Sürekli İstanbul’a odaklı konuşulması da üzücü. Güney Marmara’da, Bursa ve Yalova’yı çok ciddi etkileyecek faylar bulunuyor. Bilim insanlarının doğru bilgileri, doğru zamanda aktarması gerekir.”

DOĞRU OLMAYAN BİLGİLER

“6 büyüklüğündeki bir depremi engelleyebilmeniz için, o bölgede 32 tane 5 büyüklüğünde deprem olması lazım. 7 büyüklüğündeki bir depremi engelleyecek enerjiyi boşaltmak için bin 24 tane 5 büyüklüğünde deprem gerekir. Dolayısıyla, ‘küçük depremler enerjiyi boşaltıyor’ bilgisi yanlış. Orta büyüklükteki münferit depremin gerilmeyi boşaltıp azalttığını söylemek doğru değil. Depreme hazır olmaktan, hazırlık yapmaktan başka çaremiz yok.”

Marmara’da gerilme sürüyor,
Prof. Dr. Barış: “Elbette müdahale çalışmalarına, arama kurtarma ekiplerine eğitim vermeye devam edelim. Ama asıl zararı azaltacak çalışmalara ağırlık vermek gerekiyor.”

 “ÖNCESİNE ODAKLANALIM”

“Türkiye’de maalesef birçok kurum hep afet sonrası müdahale ve arama kurtarma gibi faaliyetlere odaklanıyor. Halbuki Türkiye’nin de 2015 yılında Japonya’nın Sendai kentinde 168 ülkenin imzaladığı Sendai Çerçeve Anlaşması’yla birlikte, risk yönetimine yani afetlere hazırlığa ve zarar azaltma çalışmalarına ağırlık vermesi gerekiyor.”

[email protected] 

 

Kaynak: Web Özel

(Haber Global)

Başa dön tuşu