Şarkıcı Güllü oğlundan şiddet görmüş KADES’ten yardım istemiş

Şarkıcı Güllü, 26 Eylül’de saat 01.30, Yalova-Çınarcık’taki evinin altıncı katından düşerek hayatını kaybetti. Otopsinin ardından Güllü, 27 Eylül’de İstanbul Tuzla’da toprağa verildi. Güllü’nün ön otopsi raporunda, “darp” ve “cebir” izine rastlanmadığı kaydedildi. Güllü’nün ölümüne ilişkin soruşturma devam ederken, olayla ilgili peş peşe şoke eden iddialar ortaya atıldı.

Geçen günlerde, ünlü şarkıcının sahne aldığı mekanın sahibi Ferdi Aydın, Güllü’yü kızı Tuğyan Ülkem Gülter’in öldürdüğünü iddia ederek suç duyurusunda bulunmuştu. Aydın, elindeki WhatsApp yazışmalarını ise kanıt olarak göstermişti. O yazışmalarda Tuğyan Ülkem Gülter’in, Bircan isimli arkadaşına, “Nolur bir şey yap, bu kadın ölsün, senin çevren çok” şeklinde mesajlar attığı görülmüştü. İfadesi alınan Tuğyan Ülkem Gülter, gösterilen mesajların kendisine ait olduğunu kabul etmiş, ancak bu mesajları annesiyle yaşadığı kavgalar sırasında yazdığını belirterek, “Annemi öldürmedim” demişti.

Ünlü şarkıcının kızının ardından oğlu Tuğberk Yağız Gülter hakkında da bir iddia ortaya atıldı. Show TV’de yayınlanan Ela Rumeysa ile Bu Sabah adlı programda konuşan sunucu Sevilay Yılman, Güllü’nün ölümünden yaklaşık üç ay önce oğlu Tuğberk Yağız Gülter tarafından şiddet gördüğünü iddia etti.

Gülter’in Güllü’nün tabutunun başında art arda “Özür dilerim” dediğini söyleyen Yılman, “Yağız annesine üç ay önce çok kötü şekilde şiddet uygulamış. Hatta rahmetli KADES’i aramış. Bu kayıtlar KADES’te de yer aldığı için Yağız’ın bunları reddeceğini sanmıyorum. Güllü şiddet olayından sonra oğlu ile görüşmemiş” dedi.

Gülter’in Güllü’nün ölümünün ardından “Kaza mı, cinayet mi, intihar mı?” tartışmalarına ilişkin olarak yaptığı açıklamalarda kesin bir dille bu ölüme bir kazanın sebebiyet verdiğini dile getirmesini şaşırtıcı bulduğunu söyleyen Yılman, “Eğer Güllü planlı ya da o anda itilerek öldürüldüyse bunu sorgulamak bizim işimiz. Yağız’ın sorgusuz sualsiz ablasını ablasına sahiplik etmek adına hiçbir şüpheye yer vermeden bunun kazayla düşme olduğunu demesi ve bunu ispatlamak için ‘O parkeler kayıyordu ben de düştüm daha önce annem de düşmüştü’ demesi ve yanındaki kim olursa olsun ‘Acaba annemin başına bir kötülük mü geldi?’ diye düşünmemesi bana tuhaf gelmişti” diye konuştu.

Gazeteci Yılman’ın konuşması şöyle:

“Niye bu oğlan bu kadar sakin diyordum, rahat demek yanlış olur ama sonuçta annesini feci bir şekilde kaybetmiş. Kaza mı yoksa değil mi, ilk anda hatta hatırlıyor musun, hemen çıktı eline bir metin aldı: annem düştü, intihar falan etmedi, sakın böyle şeyler yazıp çizmeyin dedi. Ardından cenaze tabutun başında özür dilerim diyordu; niçin diye soruyorduk, anne ile oğul arasında bir şey vardı ama tam yansımamıştı ne olduğu.

Ama dün öğrendim ki maalesef, bu iş özelden çıktı, Yağız annesine 3 ay önce çok kötü şiddet uygulamış; rahmetli KADES’i aramış. Kendisine şiddet uygulanması üzerine rahmetli epeydir oğluyla görüşmüyormuş. Mesela sonuçta annen düşmüş veya ne olmuş, insanlar da bunu sorguluyor: nasıl oldu, bu kadın acaba itildi mi? derken Yağız’ın sorgusuz sualsiz ablasına sahip çıkmak adına, hiçbir şüpheye mahal vermeyecek şekilde bunun kazayla düşme olduğunu ve kazayla olduğunu ispat için ‘ben de düştüm, o parkeler kayıyordu’ demesi…

Acaba gerçekten yanındaki kim olursa olsun anneme bir kötülük mü yaptılar, acaba diye sorgulamamış; bana tuhaf gelmişti. Ablam değil, evladım olsa yine sorgulardım. Tabutun başında özür dilerim diye ağlaması; annesine ağır şekilde şiddet uyguladığı KADES kayıtlarında zaten var; onun için Yağız’ın reddedeceğini düşünmüyorum. Yağız’ın bu tavrının şüpheli ölümle ilgili samimi olmadığını düşünüyorum. Eğer Güllü planlı bir şekilde ya da o anda itilerek öldürüldüyse, sonuçta bunu sorgulamak bizim işimiz.”

Başa dön tuşu