Tuğçe Tatari’den Abdullah Öcalan Analizi: Meşruiyet Kaynağı

T24 yazarı Tuğçe Tatari, Abdullah Öcalan'ın meşruiyetinin halktan alındığını ve devletin bu durumu nasıl değerlendirdiğini ele aldı.

Öcalan

T24 yazarı Tuğçe Tatari, Abdullah Öcalan’ın meşruiyetinin halktan kaynaklandığını belirtti. Tatari, devletin bu durumu nasıl algıladığına dair değerlendirmelerde bulundu.

Yazısında, devletlerin bazen yalnızca kendi işleyişlerini önceliklendirdiğini ifade eden Tatari, halkların ise bu refleksleri göstermediğini vurguladı. Devletlerin ‘yasa dışı’ ve ‘terörist’ tanımlarının halkın bir lideri ‘önder’ olarak görmesini engelleyemeyeceğini belirtti.

Bir liderin ortaya çıkmasının, devleti daha sert hale getirdiğini ifade eden Tatari, devletin baskı politikalarının halkın o lidere olan desteğini artırdığını savundu. Bu durumun tarihsel bir paradoks olduğunu dile getirdi.

Tatari, meşruiyetin devletten değil halktan alındığını ve bu durumun, tarih boyunca birçok lider için geçerli olduğunu belirtti. Nelson Mandela gibi isimlerin yanı sıra Abdullah Öcalan’ın da bu bağlamda değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Öcalan’ın isminin tartışmalara yol açtığını belirten Tatari, halkın liderine meşruiyet kazandıran unsurun devletler değil, o halkın kendisi olduğunu vurguladı. Kürt halkının bu meşruiyeti büyük bedeller ödeyerek sahiplenmeye devam ettiğini ifade etti.

Tatari, Türkiye’deki Kürt meselesinin anlaşılabilmesi için Öcalan ve Selahattin Demirtaş’ın ayrıştırılamayacağını belirtti. Ayrıca, bu konunun evrensel bir mesele olduğunu ve sadece belirli bir siyasi görüşle sınırlı olmadığını ifade etti.

Son olarak, devletlerin her zaman haklı olmadığını ve halk hareketlerinin sadece ‘terör örgütü’ olarak nitelendirilmesinin yanıltıcı olduğunu belirtti. Öcalan ile görüşmenin, yıllardır inkâr edilen meşruiyetle yüzleşmek anlamına geleceğini ifade etti.

İlgili Haberler: Koç Holding, Tayland’daki Buzdolabı Fabrikasını Kapatıyor · Mansur Yavaş hakkında soruşturma izni verildi

Başa dön tuşu